Слайд 2Hastanelerde laboratuar organizasyonları, tüm biyolojik numunelerin laboratuar testlerinin yapılmasını ve raporlandırılmasını sağlayan
birimlerdir.
Laboratuar raporları, klinisyenlere hastalıkların tanı, takip ve tedavisinde son derece önemli bilgiler vermektedir.
Слайд 3Günümüzde laboratuar çalışmalarında en büyük hedeflerden biri, test istemlerinin yapılmasından raporlamaya kadar
olan süreci en aza indirmektir.
Bu sürecin %50-60’lık kısmını preanalitik evre denilen test numunelerinin alınıp laboratuara ulaştırıldığı evre oluşturur.
Слайд 4Hastanelerde laboratuar hizmetlerinde yaşanan sorunların önemli bir kısmı laboratuar işleyişinin diğer birimler
tarafından yeterince bilinmemesi ve iletişim eksikliğinden kaynaklanmaktadır.
Слайд 5 EN BÜYÜK SORUNLAR
Test öncesi uyulması gereken kurallara uyulmaması
Yetersiz örnek alınması
Fazla örnek
alınması
Uygun olmayan örnek kabı kullanılması
Eksik test girişi yapılması
Слайд 6LABORATUAR İŞLEYİŞ PROSEDÜRÜ
POLİKLİNİK
Test isteklerinin HOS’a kaydının yapılması
Test barkodlarının çıkarılması
Kan alma –numune
alma birimlerine yönlendirme
Uygun kaplara numunelerin alınması
Örneklerin laboratuara transferi
Слайд 7 SERVİSLER VE ACİL
Test isteklerinin HOS’a kaydı
İlgili barkodların çıkarılıp uygun tüplere ve
kaplara yapıştırılması
İlgili birimlerde hemşireler tarafından kan alınması
Alınan örneklerin laboratuara transferi
Слайд 8 “Bir testin sonucu, alınan örneğin
uygunluğu ölçüsünde güvenilirdir”
Слайд 9KAN ÖRNEKLERİ
Tam kan (total kan): Serum veya plazması ayrılmamış kandır.
Kan sayımı
(hemogram) ve eritrosit sedimantasyon hızı (ESR) tayini, kan hücrelerinin (eritrosit, lökosit, trombosit) eldesi için gereklidir.
Antikoagulanlı tüpe alınır.
Слайд 10Serum: Pıhtılaşmış kandan şekilli elemanlar (eritrosit, lökosit, trombosit) ayrıldıktan sonra geri kalan
sıvı kısımdır.
Birçok analiz için tercih edilir.
Antikoagulansız tüpe alınan kandan elde edilir.
Слайд 11Plazma: Pıhtılaşması antikoagulanlarla önlenmiş kandan şekilli elemanlar (eritrosit, lökosit, trombosit) ayrıldıktan sonra
geri kalan sıvı kısımdır.
Bazı özel analizler için gereklidir.
Antikoagulanlı tüpe alınan kandan elde edilir.
Слайд 12KAN ALMA
Hastanın hazırlanması ;
Test sonuçlarının kalitesi, hastanın hazırlanmasına gösterilen önemle
direkt ilişkilidir. Yapılacak testin özelliğine göre örnek almak, hastanın kimlik bilgilerini ilgili tüpler üzerine doğru olarak etiketlemek ve hastayı, yapılacak işlemler hakkında bilgilendirmek, örnek alan kişinin temel sorumlulukları arasındadır.
Слайд 13Eldiven kullanımı ;
Universal önlemler çerçevesinde, kan alımı sırasında eldiven kullanılması zorunlu
kılınmıştır. Eldiven kullanmanın amacı; kan alan sağlık personeli ile kan alma sırasında kesi veya yaralanma sonucu vücuda girebilecek patojen ajanlar arasında bir bariyer oluştumaktır. Eldiven kullanmamanın hiçbir geçerli nedeni olamaz.
Слайд 14Turnikeler ;
Turnike kullanımının amacı, toplardamarlardaki venöz kan akımını yavaşlatmak için direnç
oluşturmaktır. Kan akımı yavaşlayınca damar belirgin hale gelir ve kolaylıkla palpe edilebilir. Turnike hastanın kolunda 1 dakikadan uzun süre sıkılı halde bırakılmamalıdır. Turnikenin uzun süre uygulanması hemokonsantrasyona (y) ve hemolize neden olabilir. Turnike iğnenin gireceği noktanın 7,5-10 cm yukarısına uygulanmalıdır
Слайд 15İğneler ;
İğneler tek kullanımlıktır ve farklı boyutlardadır, çaplarının ölçümü gauge (G)
olarak adlandırılır. Büyük gauge numarası çapı küçük olan iğneyi tanımlar. Rutin kan alımı için 20 (sarı),21 (yeşil) veya 22 (siyah) G, donör kanı alımında ise 18 (mavi) G iğne kullanılır. Eğer hastanın toplardamarları küçük ve hassas ise küçük çaplı iğne (22 G) kullanılmalıdır.
Слайд 16Tüpler ;
Kapak renklerine göre, içlerinde katkı maddeleri veya koagülasyonu aktive eden
maddeler bulur, kan alındıktan sonra bu ilave maddelerle iyice karışabilmesi için uygun şekilde karıştırılmalıdırlar. Aynı anda çoklu kan almalarda, içerdikleri katkı maddelerinden dolayı kan alınacak tüplerin sıralaması şu şekilde olmalıdır;
Слайд 17Kültür şişeleri,
Koagülasyon tüpleri; Mavi kapaklı (sitratlı) tüpler,
Sedimantasyon tüpleri; Siyah kapaklı
(sodyum sitratlı) tüpler,
Mor kapaklı (EDTA’lı Hemogram tüpü) tüpler,
Gri kapaklı (sodyum florürlü Glukoz tüpü) tüpler
Yeşil kapaklı (heparinli tüp) tüpler,
İçerisinde gel/separatör olan plastik tüpler; Sarı veya kırmızı kapaklı tüpler,
İçerisinde katkı maddesi olmayan plastik tüpler; Kırmızı kapaklı plastik tüpler,
İçerisinde pıhtılaşmayı aktive eden katkı maddesi bulunan tüpler;
Слайд 18KAN ÖRNEKLERİNİN ALINMASI
Kan analizleri için ven, arter veya kapillerden kan alınır.
Venöz
kan, genel olarak tercih edilen kandır ve vene girilerek (flebotomi).
Arteriyel kan, kan gazları analizi için alınır.
Kapiller kan, periferik yayma (formül lökosit) yapmak için ve çocuklardan bazı analizler için alınır.
Слайд 19VENÖZ KAN ALINMASI
Venöz kan, enjektör iğnesiyle alınıp tüplere boşaltılır veya iğne ucu
ile tüplere-vakumlu tüplere alınır.
Слайд 20Kan almaya başlamadan önce hastanın adı sorularak kimliği doğrulanmalıdır.
-Diurnal değişim gösteren kan
testleri için kan alma zamanı önemlidir.
-Hastanın 10-12 saat aç olduğu öğrenilmelidir.
-Hasta rahatça oturtulmalı ve kan almadan önce 5-10 dakika kadar bu pozisyonda kalmalıdır.
Слайд 21Hastanın kolunu omuzdan bileğe kadar düz uzatması sağlanmalıdır.
-Büyük yaralı veya hematomlu koldan,
mastektomili kadınlarda memenin alındığı taraftaki koldan kan alınmamalıdır.
Слайд 22Uygun ven seçilir. Yetişkinlerde antekubital fossada kalın ve derinin yüzeyine yakın ven
tercih edilir. Elle yoklama ven seçimini kolaylaştırır. İnfüzyon yapılıyorsa infüzyon 3 dakikalığına durdurulmalı ve sonra tercihan diğer koldan kan alınmalıdır.
Слайд 23Kan alınacak bölgenin çevresi, %70’lik etil alkol ile ıslatılmış gazlı bez/pamuk kullanılarak,
dairesel hareketlerle ve kan alma bölgesinden dışa doğru temizlenmelidir.
Derinin kendi kendine kuruması beklenmelidir!.
Слайд 24Vene girilmeden önce yumruk açılıp kapatılmamalıdır; bu hareket, plazma potasyum, fosfat ve
laktat konsantrasyonlarını arttırır
Слайд 25Vakumlu kan tüpüne kan almak için, kan alma tüpü tutucusuna (holder) iğnesi
vidalanır.
Слайд 26Vene girmek için iğne, kan alınacak venle hizalanmalı ve deriye yaklaşık 15
derecelik açı yapacak şekilde venin içine itilmelidir.
Слайд 27İğne yerine yerleştikten sonra tüp, tıpayı delmek ve vakumu boşaltmak amacıyla ileri
(adaptöre doğru) bastırılmalıdır. Kan tüpün içine akmaya başladığında iğne hareket ettirilmeden turnike gevşetilmelidir.
Слайд 28Vakum bitinceye kadar tüp doldurulur, sonra tüp adaptörden çekilir ve yerine başka
tüp sokulur.
Слайд 29Enjektöre kan almak için, iğne enjektörün ucuna sıkı bir şekilde yerleştirilir ve
iğnenin üzerindeki kılıf çıkarılır.
Enjektör ve iğne kan alınacak vene paralel tutulur ve iğne deriye yaklaşık 15 derecelik bir açıyla venin içine itilir. Ven duvarı delinirken ilk anda hissedilen direnç ortadan kalktığı zaman, enjektördeki basınç gevşer ve piston geri çekilirken enjektöre kan dolar.
Слайд 30Enjektöre alınmış kan, hemoliz olmaması için, iğne enjektörden uzaklaştırıldıktan sonra, hazırlanmış tüplere
yavaşça ve tüp kenarından kaydırarak dikkatli bir şekilde aktarılmalıdır.
Слайд 31Hemoliz, eritrositlerin parçalanmasıdır. Hemoliz sonucunda, eritrosit içindeki maddeler seruma geçerler.
Serumda hemoglobin konsantrasyonu
20 mg/dL’nin üzerinde olursa hemoliz olduğu gözle anlaşılır.
Слайд 33Tüplerin ağzı kapatılmalı, tüplerin içinde katkı maddesi veya antikoagulan varsa tüpler yavaşça
5-10 kez ters çevirerek karıştırılmalıdır.
Слайд 34ARTERİYEL KAN ALINMASI
-El bileğindeki radial arterden
-Dirsekteki brakial arterden
-Kasıktaki femoral arterden
-Yeni doğanlarda umbilikal
arterden (kateter ile)
Слайд 35Arter kanını hekim veya tecrübeli bir hemşire almalıdır.
-Uygun arter seçimi yapılır. Femoral
arterden sızma olasılığı nedeniyle kol bölgesi tercih edilir.
-Bölge temizlenir, turnike gerekmez.
-Steril eldiven giyilerek damar 2. ve 3. parmaklarla palpe edilir ve iki parmak arasından enjektör dik olarak tutularak artere girilir.
Слайд 36Heparinize enjektör kullanılır.
-Enjektör, arterin basıncıyla kendi kendine dolar ve hava kalmaz.
-Enjektörün
iğnesi kıvrılmalı ve buz üzerinde olarak, hava alması engellenerek çabucak laboratuvara ulaştırılmalıdır.
Слайд 37Uygun kan alma tekniği, uygun tüp / iğne seçimi ve uygun örnek
bir testin sonucunun güvenilirliğini direkt olarak etkiler.
Слайд 38TÜPLER VE ANTİKOAGÜLANLAR
Mor Kapaklı Tüpler ; Hematoloji laboratuvarı için alınan örneklerin çoğunluğu
bu tüplere alınır. Bu tüplerin içerdiği öncelikli antikoagülan Etilendiamintetra-asetat (EDTA)’dır. EDTA, kalsiyum iyonunu bağlıyarak kanın pıhtılaşmasına engel olur. Kanın pıhtılaşması için kalsiyum gereklidir, kalsiyum bağlandığında pıhtılaşma önlenmiş olur.
Hemogram, Lökositlerin ayırımı, trombosit sayımı ve fonksiyonları gibi genel hematolojik çalışmalar için mor kapaklı tüpler kullanılır.
Lökosit yayma preparatı için de EDTA’lı kan örneği kullanılır, EDTA, lökosit morfolojisinde bozulmaya neden olduğundan, kan alındıktan sonra yarım saat içerisinde yayma işlemi yapılmalıdır.
Слайд 39Mor kapaklı tüpler (EDTA’lı)
hemogram, HbA1C,kan grubu, Cross-match
Слайд 40Sarı veya kırmızı Kapaklı Tüpler (serum-hücre ayrıştırıcılı tüpler) ; Bu özel tüpler
serum-hücre ayrıştırıcı bir jel içerirler. Bu ayrıştırıcı jel, yoğunluğu nedeni ile santrifüj sırasında pıhtı ile serum arasına yerleşerek laboratuvar çalışanlarının kolaylıkla seruma ulaşmalarını sağlar. Bu tüplerin içerisinde ayrıca pıhtılaşmayı aktive eden kuru bir madde daha vardır. Genellikle serum gerektiren biyokimyasal testlerin analizi için bu tüplere örnek alınır.
Слайд 41Sarı veya kırmızı kapaklı tüpler
biyokimya, nefelometre, hormon, seroloji
Слайд 42Siyah kapaklı tüpler( citratlı)
sedimentasyon
0.129 mol/L sodyum sitrat
Katkı maddesi oranı 1:4
Слайд 43Mavi Kapaklı Tüpler ; Hematoloji laboratuvarında özellikle Protrombin zamanı (PT), aktive edilmiş
parsiyel tromboplastin zamanı (aPTT) gibi koagülasyon testlerinin yapılmasında kullanılan ve antikoagülan olarak sodyum sitrat içeren diğer bir tüp çeşididir. Sodyum sitrat da EDTA gibi kalsiyum iyonunu bağlayarak kanın pıhtılaşmasına engel olur. Bu tüpteki kan, citratın hücre içi elemanları etkilemesinden dolayı kan sayımı veya yayma preparat hazırlanması gibi işlemlerde kullanılamaz.
Слайд 44Mavi kapaklı tüpler(EDTA’lı)
koagulasyon
0.129mol/L sodyum sitrat
Katkı maddesi oranı 1:9
Слайд 45Koagülasyon tüpleri, içerisinde koagülasyonu aktive eden madde bulunan plastik tüplerden önce kullanılmalıdır.
Bu tüplerin içerdiği maddeler koagülasyon testlerinin sonucunu etkileyebilir.
Tüpler üzerlerindeki uygun hacim çizgisine kadar (± 10 %) doldurulmalıdırlar.
Boş tüpler 8-25 °C’de, sürekli son kullanma tarihleri kontrol edilerek saklanmalıdırlar.
Tüpler, ışıktan etkilenebilecek (Bilirubin, Vitaminler gibi) testler istendiğinde ışıktan korunacak şekilde folyoya sarılarak transfer edilmelidirler. Santrifüj edilmeden önce tüm pıhtılaşma süreci tamamlanmış olmalıdır.
Слайд 46Yeşil Kapaklı Tüpler ; Bu tüpler antikoagülan olarak sodyum heparin veya lityum
heparin içerirler. Heparin, trombin ve tromboplastini inaktive ederek koagülasyon sürecini durduran doğal bir antikoagülandır. Plazma veya tam kan kullanılarak yapılacak testler için (pro-BNP) bu tüpler tercih edilir.
Слайд 47Gri Kapaklı Tüpler ; Glukoz analizi yapılacağı zaman kandaki hücrelerin glikolitik aktivitesini
(glukoz kullanımını) durdurmak için sodyum florür kullanılır. Bu tüpler sodyum florür ve ilave olarak kalsiyumu bağlayarak pıhtılaşmayı önlemesi için potasyum oksalat içerirler.
Слайд 48KOAGULASYON TESTLERİ İÇİN KAN ALIMINDA DİKKAT
EDİLECEK HUSUSLAR
1-Enjektör ile kan alınması durumunda düşük
hacimdeki (20 ml) enjektörler kullanılmalıdır.
2-Hava sızdırmamasına dikkat edilmelidir.
3-Kanın enjektör ile alınması durumunda kan enjektör iğnesi çıkartılıp koagülasyon tüpünün kapağı açılarak normal bir hızda tüpe aktarılmalıdır.
Слайд 494-Enjektörden koagülasyon tüpüne kan aktarımı 1 dakika içerisinde tamamlanmalıdır.
5-Turnike uygulamasında, turnike damara
girilecek noktadan yaklaşık 7-10 cm yukarıdan uygulanmalı, hasta kolu şiddetle sıkılmamalı ve koagülasyon tüpüne kan alımına başlar başlamaz turnike çözülmelidir.
Слайд 506-Kan alımında kullanılan koagülasyon tüpünün üzerindeki işarete kadar alınmalıdır. Fazla ya da
az alınan kan hatalı sonuçlara yol açar.
7-Kan tüpe alındıktan sonra 4 kez alt üst edilmelidir, çok fazla karıştırma işlemi hemolize yol açar.